Pazartesi, Ağustos 11, 2008

Efendim Nihayet

Nihayet diyorum çünkü epey bi zaman olmuş buralarda takılmayalı. Ve sanırım buralara bişeyler karalamam gerekiyor. Karalanacak o kadara şey var ki hangisinden başlasam. Buldum! Fethiye;

Evet sevgili okur dostlarım Varto kırsalından kendimi bir hışımla atar atmaz kendimi Fethiye’nin o engin, bitmek bilmez dinginliklerin arasından tüm güzelliğiyle bize adeta hoş geldiniz beşgittiniz samimiyetini sunan denizine uçuverdim(Çok abarttım lan Fethiye İşte)
Tabii ki yine olaylı bir giriş oldu. Daha ilk günden kaşımı yardım. Bu konuda desteklerini esirgemeyen kuzenime bin beddualarımı okuyorum. Ondan sonra doggy style yüzüşümle Fethiye halkının sempatisini kazandım.Acı görüntüler hemen aşağıda:


Öyle ya da böyle güzel bi tatil oldu. Tatil boyunca kuzen benu memnun etme çabaları neticesinde yanımdan ayrılmadı.


Biz Çalış Plajı tarafında kalsak ta orada sadece bir kez denize girdik, onda da tahmin edebileceğiniz gibi başımıza iş geldi. Kuzen ayağını bir kayaya vurdu. (bkz: Alma Mazlumun Ahını) Ölüdeniz’i, Kayaköy'ü ve Gemiler Koyu'numutlaka görün ve Mutlaka bir etkinliğe( Safari,Dalış, Yat Turu…) katılın. Ölüdeniz'e giriş 10 YTL, Atvlerle tur 60 YTL, Jeep Safari 35 YTL.





Fethiye’de genelde moruklar var. Ama Ölüdeniz gençler için ideal. Oralardan ayrılmayın derim.
Bi de Pamukkale maceramız var ki sormayın derim. Fethiye'den sonra orada bulunmak Erol Evgin'in şarkısı gibi bişey. Görülmeli...

Şimdilik bu kadar. Sırada diğer maceralar var.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home